Saç Ekimi Yöntemleri

1.FUE Tekniği

Bu teknik uygulanmadan önce hem donör olarak kullanılacak bölgenin hem de saç ekimi işlemi yapılacak bölgenin lokal anestezi yöntemiyle uyuşturulması gerekmektedir. Ardından uyuşturulan bölgeler arası saç  transferi yapılmaktadır. Saç transferinin yapıldığı bölge kafanın arkasında iki kulağın arasındaki bölgedir. Saç transferinin donör bölgeden tek tek alınarak yapılması yöntemine FUE Tekniği denilmektedir. Bu tekniğin biraz ilerlemiş hali olan p-FUE Tekniği ile mikromotor sistemi kullanılarak nakil gerçekleştirilmektedir. Bu yöntemde nadir başvurulan bir uygulama ise biyopsi iğneleri kullanılarak ekim yapılmasıdır. FUE tekniği kullanılarak yapılan ekimlerde ekim yapılan bölgenin ortalama 1 yılda sağlıklı bir görünüme kavuştuğu ve saçın sağlıklı bir şekilde çıkmasının sağlandığı vurgulanmaktadır.  İşlem sonrasında hastanın kafasında dikiş izi kalmamaktadır.

2.FUT (FollikülerUnite Tekniği)

1900’lü yılların ilk yarısında uygulanmaya başlanan bu saç ekimi yönteminde enseden bir bant halinde saç şeridinin çıkarılması mikroskop altında saçsız bölgeye ya da saçın az olduğu bölgeye nakledilmesi şeklinde gerçekleştirilmektedir. Bu cerrahi yöntemde saçların alındığı donör bölge olarak tabir edilen ense kısmında 5-10 cm arası bir dikiş izi kalabildiği belirtilmektedir. Gelişen teknoloji sayesinde bu teknik yerini git gide yaygınlaşan FUE Tekniğine bırakmaktadır.

*FUE Tekniği gelişmiş bir teknik olup yüksek seviyede el becerisi gerektiren bir cerrahi uygulamadır. Başarı oranının yüksek olması sebebiyle tercih edilirliği de yüksek olan bu işlemde saçların alındığı bölge gür saç köklerinin olduğu bir bölge olduğu için bu bölgede işlem sonrası herhangi bir saç dökülmesi gerçekleşmemektedir.

3.PRP Destekli Saç Ekim Uygulaması

PRP ile desteklenen saç ekimi uygulamasında işlemi gerçekleştirmek için öncelikle ekim yapılacak kişiden ihtiyaca göre 10 ya da 20 miligram arasında kan alınıp santrifüj edilmektedir. Santrifüj yöntemi ile beyaz ve kırmızı kan hücrelerinin ayrışması sağlanarak trombosit bakımından zengin kan materyalleri kişinin kafasında saçsız bölgeye enjektör yardımıyla verilmektedir. Doktor tarafından yapılan bu uygulama ile kandaki zengin plazma yapılarının hasar görmüş saç dokusuna iletilmesi bu sayede bu bölgede canlanma ve iyileşme sağlanması beklenmektedir. PRP’nin hasarlı dokuları iyileştirici etkisi sayesinde saç ekim işleminden daha hızlı verim almak mümkün olmaktadır.

PRP, kişinin kendi kanından elde edilen materyallerin yeniden kişiye enjekte edilmesi ile gerçekleşmesi bakımından kolay yapılan bir uygulamadır. Kişinin kendi kanının işlemden geçirilip tekrar kendisine verilmesi nedeniyle herhangi bir alerjik reaksiyon ya da verilen maddenin reddi söz konusu olmamaktadır. Ayrıca uygulamada kullanılan iğnelerin çok ince olması kişilerin fazla bir acı hissetmemesini sağlamaktadır. PRP enjeksiyonu toplamda 30 dakika gibi bir sürede sona ermektedir. Üstelik uygulama sırasında oluşan iğne yaraları da uygulamanın içeriğindeki iyileştirici maddeler sayesinde çok kısa sürede iyileşmektedir. PRP hem saç ekimi öncesinde hem sonrasında uygulanabilen bir yöntemdir. Saç ekiminin daha başarılı ve hızlı şekilde sonuç vermesine olanak tanıyan PRP, saç ekimine olumlu yönde destek sağlamaktadır.

*Çok nadiren de olsa saç ekimi sonrasında kanama, enfeksiyon, donör bölgede kötü şekilde yaralar oluşması, ekilen saç kökünün fazla derine yerleştirilmesinden kaynaklı kist oluşumu, saç alınan ve donör bölge olarak tabir edilen kısımda his kaybı yaşanması, ekim yapılan bölgede yani saçlı deride kabarcık görünümü oluşması, işlem yapılırken saç alınan bölgedeki köklerin hasar görmesi sonucu hızlı saç kayıpları yaşanması gibi durumlar görülebilmektedir.

*Risk faktörlerinin en aza indirilmesinde işlemi uygulayacak kişinin uzmanlığı, işlem yapılan bölgenin temiz olması ve kişinin işlem için uygun bulunmuş olması gerekmektedir.

4. DHI ile Saç Ekimi

DHI’ın açılımı Direct HairImplantation olup Implanter denilen kalemler yardımıyla hem saç alımı hem de saç ekimi aynı anda yapılmaktadır. Bu kalemlere Choi de denir. Litaratüre kalem tekniği olarak geçmiştir. Bu teknikte altın uçlu iğneler kullanıldığı gibi safir uçlu iğneler de kullanılır. İşlem sonrasında herhangi bir cerrahi iz kalmaması, kanama veya enfeksiyon durumunun gerçekleşme olasılığının az olması DHI saç ekiminin çoğu insan tarafından tercih edilmesine sebep olmuştur.