5G Kablosuz Sinyallerin Havacılık Üzerindeki Etkisinin Boyutu

5G kablosuz teknolojisi, 4G ağına kıyasla ultra hızlı indirme hızları, artırılmış bant genişliği ve düşük gecikme süresi sayesinde internet bağlantılı teknolojide yeni bir çığır açmayı vaat ediyor. Sonuç olarak, 7Slots giriş ve sudoku gibi basit internet tabanlı oyunların oynanmasından bulut bilişim, video akışı ve video konferans gibi bant genişliği yoğun aktivitelere kadar her şey 5G ile çok daha verimli hale geliyor.

Şu anda kablosuz sektörü, 5G sinyallerini ultra yüksek frekanslı milimetrik dalga spektrumundan çok daha uzağa iletebilen ileri teknoloji kablosuz spektruma 80 milyar dolardan fazla yatırım yaptı. Artan iletim yarıçapına rağmen, düşük frekans aralığındaki indirme hızlarını hâlâ koruyacaktır. Bu tür iyileştirmeler devam ederken, 5G’nin penetrasyonunu artıracak ve öncelikle Yapay Zeka (AI), Nesnelerin İnterneti (IoT) ve sanal gerçeklik (VR) alanlarında hayatlarımızı dönüştürecek.

Bununla birlikte, her yeni teknolojide olduğu gibi, 5G’nin piyasaya sürülmesi de birkaç endişe verici nedenle karşı karşıyadır; asıl endişe, 5G kablosuz sinyalinin havacılık endüstrisi için bir risk oluşturup oluşturmadığıdır. Hatta Federal Havacılık Otoritesi (FAA), 5G’nin kullanıma sunulmasının, kötü hava koşullarında ve pilotların pisti göremediği geceleri uçuş iptallerine, gecikmelere ve sapmalara neden olabileceği konusunda uyarılarda bulunacak kadar ileri gitti. ABD’nin önde gelen kablosuz ağ operatörlerinden ikisi olan AT&T ve Verizon, bu tür endişeleri göz önünde bulundurarak, 5G vericilerini Ocak 2022’de çevrimiçi hale getirme planlarını bile ertelemişti. Bugün, 5G’nin havacılık endüstrisini nasıl etkileyebileceğini ve bunun mümkün olup olmayacağını derinlemesine inceleyeceğiz. Olası risklerin önlenmesi için her türlü önlem alınabilir.

Gerçek Bir Güvenlik Sorunu Var mı?

Pilotların kötü hava koşullarında uçakları indirmek için kullandıkları bir ekipman olan radar altimetresinin doğru ve güvenilir olması gerekir. Ancak 5G kablosuz ağı tarafından kullanılan hava dalgası spektrumu, yolcu ve kargo havayolları, acil tıbbi nakliye helikopterleri ve askeri veya özel jetler de dahil olmak üzere tüm uçaklarda radar altimetreleri tarafından kullanılan sinyalleri bozabilir.

Ayrıca 5G C bandının müdahalesi uçakların motor ve fren sistemlerini etkileyerek iniş moduna geçmesini engelleyebilir. Bu elbette ölümlere yol açabilir. Sonuç olarak FAA, ABD hükümetinden, ABD’deki uçak sistemlerini potansiyel olarak etkileyebilecek 46 kablosuz vericinin verilerini incelerken 5G kablosuz ağ kullanıma sunma tarihlerini ertelemesini talep etti.

Bununla birlikte ABD’deki kablosuz ağ operatörleri, dünya çapında en az 40 ülkede 5G ağının güvenli bir şekilde çalıştığını kanıtladı. Üstelik ABD uçakları zaten her gün bu ülkelere girip çıkıyor ve bu nedenle ağ taşıyıcıları, havacılık endüstrisinden gelen iddiaları abartılı olarak nitelendiriyor.

Uçuş Kesintileri Ne Durumda?

Kovid salgınından oldukça etkilenen bir sektörde, 5G kablosuz ağının kullanıma sunulmasının ardından yaşanacak kesintiler felaket olacaktır. Örneğin, en kötü senaryoya göre Airlines of America, 5G’nin kullanıma sunulmasının en az 350.000 uçuşu kesintiye uğratabileceğini ve bunun havayolu şirketlerine yılda 2,1 milyar dolara kadar mal olabileceğini tahmin ediyor.

Ayrıca uçak üreticileri, bazı güvenlik sistemlerinin kullanılamaz hale geleceği ve filonun büyük bir kısmının süresiz olarak yere indirilmesi gerekeceği konusunda uyardı. Örneğin Medivac helikopterleri 5G teknolojisinden etkilenebilir ve kara operasyonları gerçekleştirilebilir, bu da hastalara zamanında ulaşılamaması anlamına gelebilir ve bu da tıp alanında yıkıcı etkilere neden olabilir. Bu nedenle, Kovid-19 aşısı ve testi gibi zamana duyarlı tıbbi malzemelerin teslimatında, ülkenin tedarik zincirinde ve hava yolcularında operasyonel aksamaların önlenmesi için acil müdahale gerekiyor.

Endişeleri Gidermek İçin Hangi Önlemler Uygulandı?

Ocak 2022 ortası itibarıyla FAA, ABD ticari filosunun yaklaşık %45’inin, 5G kablosuz ağının konuşlandırılacağı havalimanlarına görüş mesafesinin düşük olduğu zamanlarda iniş yapmasına izin verdi. Ayrıca FAA, Airbus ve Boeing şirketleri tarafından yaygın olarak kurulan iki altimetre modelini onayladı.

FAA’nın onayladığı uçak modellerinden bazıları Airbus A310, A319, A320, A321, A330, A350 ve Boeing 737, 747, 757, 767 ve MD-10/-11 modellerini içermektedir. Ancak FAA daha fazla uçak modelini onayladığında bu sayının artması bekleniyor. Altimetrelerin temizlenmesi ve onaylanması, doğrudan etkilenen 88 havalimanından en az 48’inde kullanıma açıldı.

FAA ayrıca Boeing 787 operatörlerinin, 5G kablosuz hizmetlerinin sunulduğu havalimanlarına kötü hava koşullarında iniş yaparken ek önlemler almasını zorunlu kılıyor. Öte yandan kablosuz iletişim şirketleri, önümüzdeki altı ay boyunca ABD’deki 50 havaalanında, 5G sinyalinden potansiyel olarak etkilenebilecek, havalimanlarının pistlerinden 2 mil uzunluğunda tampon bölgeler oluşturmayı kabul etti.

Ek olarak, Havacılık gözetim birimi, 5G kablosuz ortamda doğru ve güvenilir bir şekilde performans gösterebilecek uçak altimetrelerinin öngörülen yüzdesi hakkında daha fazla bilgi sağlamaya devam edecek. Havacılık sektöründe sorunsuz bir akışın sağlanması için dikkate alınacak diğer faktörler arasında görüş mesafesinin düşük olduğu günlerin sayısı, trafik yoğunluğu ve kablosuz vericilerin coğrafi konumu yer alıyor.

Hala Düşünceler İçin Çok Yiyecek

Diğer ülkelerdeki kanıtlar aksini gösterse de, FAA’nın endişelerinin meşru olup olmadığını söylemek için henüz çok erken. Neyse ki, FAA ve kablosuz iletişim şirketleri havalimanları çevresinde tampon bölgeler oluşturma konusunda anlaştıkları için, her iki taraf için de kazanç sağlayacak uygulanabilir bir çözüm bulma yolunda gerçek bir ilerleme kaydedildi.

Ersin

Napcan kiiii?

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir